3 Haziran 2008 Salı

Kaçınılmaz Şeyler

Bembeyaz vücutlarının ardında kıpkırmızı kalpler taşıyan kutup ayısı kardeşlerim, sizlere sesleniyorum. Çok uzun zamandır kendi yarattığım dünyamda takılıyordum ve burda sizlerle yarattığımız kendimize has ortamımıza zaman ayıramadım. Halbuki hep aklımdaydınız. Her an sizlere birşeyler yazmak istiyordum. Fakat olmadı işte. Ancak şimdi yazabiliyorum. Bu yazımda zor durumlar ve onlara tepkilerimiz hakkında birşeyler karalamak istiyorum. Hepimiz günlük hayatın veya iş hayatımızın getirdiği birçok zorluklarla karşılaşıyoruz. Kimimiz soğukkanlılıkla, kimimiz daha fazla zorlanarak bu durumların üstesinden geliyoruz. Ben daha fazla zorlanarak üstesinden gelen takımındayım ve hayatın bana kattığı tecrübelerle aynı durumlarla bir sonraki karşılaşmalarımda soğukkanlılıkla galip gelebiliyorum. Yılların bana kattığı en önemli şeylerden biri bu. Her türlü durumu atlattıktan sonra içinde bulunduğun o durumla dalga geçebilmek daha doğrusu kendimle dalga geçebilmek. ”Tecavüz kaçınılmaz ise zevk almaya bak” sözü ne güzel bir sözdür. Bazı şeyler yaşanmak zorundaysa kendini şartlara ve ortama adapte et ve yaşaman gerekeni en az hasarla yaşa. Tabi bu denilen şey bu sözdeki gibi tecavüz için geçerli değil. Tecavüz yaşanmak zorunda değil. Diyelim bi bayan köşede 3 adam tarafından sıkıştırıldı. Bayan durup “Durun ağalar, bi bakalım duruma. Kaçabileceğim yer var mı? Arka taraf kapalı, sağ taraf kapalı. Ayakkabılarım topuklu yok kaçamam muhtemelen. Sizleri etkisiz hale getirebilir miyim? 3 kişisiniz maşallah iri yarısınız. O da olmaz. Tecavüz kaçınılmaz sanırım. Sizde bi bakar mısınız ağalar? Kaçınılmaz bence ama emin olmak istiyorum. Ok siz de onay verdiniz. Tecavüz kaçınılmaz. O zaman prosedüre göre zevk almaya bakmam gerekiyor. Soyunuyorum beyler sizde hazırlanın. Tecavüz kaçınılmaz bari fantezi yapalım. Kırbaç var mı yanınızda ya da deri elbise? Hatta zevk benim değil mi önce mum ışığında şarap içmek istiyorum sizlerle.” :)))

2 yorum:

NMA dedi ki...

Durum değerlendirmesi diyorsun yani. İçindeki durumun farkında olabilme yetisi. Koca ayak Yeti. (Ne alaka şimdi?) Neyse, konumuza geri dönelim. Ne diyordum... Elimizden geleni ardımıza ko'madığımız, elimizdekilerle yetindiğimiz durumlardan bahsediyoruz.

Kaderde varsa üzüm üzüme baka baka neye yarar üzülmek. Pardon bu değildi sanırım güfte, tecavüz kaçınılmazsa zevk almaya bak olacaktı. Alayı kardeşimin bahsettiği durum değerlendirmesine dönelim. Sıkıştırılmış, kuşatılmış bir XX'den bahsediyor. Etrafında üç adet XY mevcut. Sağa bak sola bak dön arkana iyi bak yapmış ama bir çıkış bulamamış. (Zekeriya Keleş yorumu gibi oldu sanki ama neyse, konumuza geri dönelim.) Mucize istememiş, mucize beklememiş, zevkine yenik düşmüş. Eğer bir mucize bekleseydi, bir şekilde bir mucize olurdu. Önce mucizene inan, onu bekle sonra zevk alırsın. Öyle hemen patileri sermek olmaz. Öyle hemen uzanmak olmaaaaaaz!

Neticede demek istediğim, mucizelere inanmak olacaktır. Son anda bile beklenmedik bir şey olabilir. Sonuna kadar o kalpleri çarptıracaksınız. O adrenalin (umuda bağlı) hep koca böbreklerimiz üzerinden fışkırmalı. Bunu bilirim bunu söylerim. Büyük ayı olsun küçük ayı olsun, mucizelere inanmazsak olmaaaaaaz... Sonrsında istersen durumu atlatıp içinde bulunduklarına dil çıkarırsın ;)

Buyuk ayi dedi ki...

Bazi duydugumuz sozleri oldugu gibi yorumlansa bir tuhaflik
cikiyor.
”uzum uzume baka baka kararir” geldi ilk aklima sadece
Karauzumler icin gecerli sanardim (sadece yesil uzum var sanardim)
cok kucuk bir ayi iken...
sozu dagittim neyse,ama bu soz “tecavuz kacinilmaz ise zevk al”
dedigin gibi bazi yasantimizda istemedigimiz anlari yasiyoruz,
sikiliyoruz, uzuluyoruz, gitmek bulunmak istemiyoruz ama yapiyoruz..
Bazi anlarda tasinamayacak hallerde en guzeli senin yaptigin gibi.
Degistiremiyecegin anlar, yerler oluyor.
Mesela kutupayisi olarak dogmayi secme sansimiz olmadigi gibi, yasamimiza dokulen bazi anlari secme sansimiz olmadigi, engelleyemedigimiz gibi.Ne olursa,nasil bir sey yasanmissa en guzeli,degistiremeyecegin bazi anlar, buyuk geliyorsa pencelerine tadini cikaracaksin.
Yasam bir gunse o gunde bugunse kendimizi sikmaya degmez.
Gecenlerde okudugumuz bir ayi kardesimizi yesile boyamislar,
Ama ne kadar huzurlu uyuyor. Rengini degistirmeye calismislar
Ama herkes biliyor o hala kutupayisidir hangi renge boyasalar da bu boyledir degismeyecek.
Hicbir sey kimseyi degistirmez. Degismek ,ortamimizi guzellestirmek
bizim elimimizdedir.